Barış maskeli terörizm

Emin PAZARCI

Ankara'da ele geçen dehşet minibüsünde bütün izler PKK'ya gidiyor. Polise göre bomba düzenekleri PKK işi. Ayrıca, ele geçirilen cep telefonları da terör örgütünün haberleşmesinde kullanılmış.
Buna rağmen, çok küçük bir ihtimal de olsa yanılma payı var. Ankara'yı havaya uçurmak isteyenler El Kaide veya başta bir örgüt militanları da çıkabilir. O örgüt ya da bu örgüt olmuş hiç fark etmez...El Kaide'nin PKK'dan, PKK'nın El Kaide'den hiçbir farkı yok. Her ikisi de masumlara saldırıyor, savunmasız insanları katlediyor. Biri geçmişte İstanbul'da bombalar patlattı. Diğeri de Ankara-Ulus'ta bombalı katliam yaptı. Sonuç değişmedi:Hiçbir suçu olmayan masum insanlar parçalanarak can verdi. Kollar-bacaklar havada uçuştu. Herkesin kanını donduracak vahşet görüntüleri ortaya çıktı. Ankara'da ele geçirilen bombalar da patlasaydı aynısı olacaktı. Üstelik, bu defa bombaların tahrip gücü çok yüksek olduğu için daha büyük bir vahşetle karşı karşıya kalacaktık. Daha çok insan ölecekti, daha fazla masumun evinden ağıtlar yükselecekti.

* * *

Dünyanın neresine giderseniz gidin, buna "terör" denir. Dünyanın hangi ülkesinde yaşarsanız yaşayın, bu tür kahpe saldırılar lanetlenir. Bir tek Türkiye hariç! Üstelik, Türkiye'de toplumun gözünün içine baka baka terör destekçiliği yapılır. Bizde, dağdaki teröriste selam gönderilir. Acımasızca kan döken canilere "kardeşlerim" diye hitap edilir. Biz, terör destekçilerini yadırgamayız... Hep onlara "bir şans daha" vermekten bahsederiz. Devamlı olarak iyi niyetli yaklaşımlar sergileriz. Onlarla söyleşiler yapıp, söyledikleri "barış" sözcüklerini başlıklara çıkarırız. Ardından bombalar patlar... Korkunç görüntüler, bağlanan basiretimizi harekete geçirir. Gerçeklerle karşı karşıya kalıp kendimize geliriz. Birkaç gün terörü yerden yere vurup lanetler okuruz. Sonra yine unutur eskiye döneriz.

* * *

Onlarca yıldır yerimizde sayıyoruz... Bir yandan terörden şikayet ederken, diğer taraftan terör destekçilerine karşı gereken tepkiyi ortaya koyamıyoruz. Onlar da bu zafiyetimizden faydalanıp, teröre selam göndermeyi sürdürüyorlar.Baksanıza, Parlamento'daki DTP'lilere bir türlü "PKK terör örgütüdür" dedirtemedik. Biz bastırdıkça onlar direniyorlar. Üzerlerine gittikçe tersini yapıp, teröristlere "kardeşlerimiz" diye sahip çıkıyorlar. Çünkü, bu ülkede teröre karşı toplu bir reaksiyon oluşturamadık. Bugün bile bazı köşe yazarlarımız Ankara'daki bomba yüklü minibüsle ilgili olarak "Acaba El Kaide PKK'lıları mı kullandı?" türünden yazılar yazıyorlar. Öcalan'ın canilerini temize çıkartmaya çalışıyorlar! Bir an için haklı olduklarını kabul edelim... Diyelim ki El Kaide denen terör örgütü PKK'lıları kullandı. Hazır failler de belli değilken, DTP'lilere yeni bir çağrı yapmak gerekiyor:
- Gelin, Ankara'da yakalanan bomba yüklü araca bir isim koyun. Hiç olmazsa gerçekleşmeden etkisiz hale getirilen bu eylem için "terörist faaliyettir" deyin. Ortaya çıkan bu çirkin görüntüyü kınayın. Failler belli olmamasına rağmen bunu bile yapabileceklerini pek sanmıyorum! Çünkü, onlar açısından ortada sıkıntılı bir durum var: Önümüzdeki günlerde failler ortaya çıkabilir. Ankara Emniyeti başarılı bir operasyona daha imza atıp, teröristleri yakalayabilir. Sonuçta, bomba yüklü aracın sahibinin PKK terör örgütü olduğu netleşebilir. İşin altından, DTP'lilerin "kardeşleri" çıkabilir!Böyle bir ihtimal varken, DTP'liler riske girebilirler mi? "Kardeşlerimiz" dedikleri PKK militanlarını "terörist" ilan edip lanetleyebilirler mi? Zor, son derece zor. Sessiz kalıp, olayın küllenmesini beklemek varken niçin böyle bir kumar oynasınlar? Nasıl olsa bu olayı da yakında unuturuz. Onlar da karşımıza geçip, "barış" ve "kardeşlik" nutukları atmaya devam ederler. Hep öyle olmadı mı?

Bugün