Hilmi YAVUZ
Konya Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nin yayımladığı 'Marife' Dergisi, son sayısını (Kış 2006), 'Oksidantalizm' konusuna ayırmış. Dergiye, değerli dostum Doç. Dr. Ahmet Yaman'ın isteği üzerine gönderdiğim makaleyi, 'Zaman' okurları ile paylaşmak istedim.
'Oksidantalizm': Önce tanımına bakalım. Tanım, Ahmet Mithat Efendi'den: Müsteşrik, Doğu irfanı ile uğraşan Avrupalı'ların kendilerine verdikleri isim. Aynı mevzu üzerinde çalışan bir Osmanlı'ya bu ismin verilmesi caiz değildir. Biz son devir muharrirleri maarif-i garbiyeyi şarka ithale çalışan birer müstagribiz.'
'Müstagrip' ya da 'Garbiyatçı' yahut, daha iyisi Oksidantalist'! Doğu'yu, bir Batı'lı olarak söylemleştiren anlamında 'Müsteşrik'in, ya da 'Şarkiyatçı'nın yahut daha iyisi, 'Oryantalist'in tam karşıtı: Batı'yı bir Doğu'lu olarak yeniden inşa edip söylemleştiren kişi!
Eğer yanılmıyorsam, Osmanlı-Türk edebi geleneğinde 'müsteşrik' ve 'müstagrip' kavramlarına, bu tanımlarla atıfta bulunan ilk yazarımız, Ahmed Mithat Efendi'dir. Ahmed Mithat Efendi, 'Avrupa'da Bir Cevelan' adlı kitabında Stockholm'deki Müsteşrikler Kongresi ile daha sonra Paris'teki Dünya Sergisi ve Avrupa'daki öteki seyahat izlenimlerini dile getirirken, kendisinden, yukarıda yaptığım alıntıda da görüldüğü gibi, 'müstagrip' diye söz eder. Carter V. Findley, 'Ahmet Mithat Efendi Avrupa'da' başlıklı o yükte hafif ama bahada ağır kitabında, Ahmed Mithat Efendi'nin, 'müstagrib' sözcüğünü, 'kendisinin şarkiyatçıların kongresine gönderilmesindeki ironiye işaret etmek için kullan[dığını]' öne sürer (Findley, 4). Cemil Meriç ise, o kanıda değildir: Ahmed Mithat Efendi, 'Müsteşrikler kongresinde Türk'ün ve İslam'ın haklarını Avrupa'nın kendini beğenmiş ilim adamlarına vakur bir celadetle haykır[mış] ve o milletlerarası kongreden Naci Efendi ile Zihni Efendi'ye iki altın nişan kazandırarak dön[müştür]'. Cemil Meriç, Ahmed Mithat Efendi'nin 'Batı'nın tanıtıcısı olduğu halde Doğu'lu kalan belki de tek müstagrip' olduğu kanısındadır. (Meriç, Kültürden İrfana, 231)
Gerçekten öyle mi? Ahmed Mithat Efendi, Meriç'in 'belki de'sindeki tereddüdü atlayarak söylersek, 'Doğu'lu kalan tek müstagrip' midir? Gerçekten Osmanlı-Türk entelijansiyası, bugüne kadar, 'Batı'nın her hastalığını ithale memur bir anonim şirket' gibi mi çalışmaktadır? (Meriç, Bu Ülke,133)
Türk entelijansiyasının toptan 'müstagrip' ilan edilmesinde bir haksızlık var mıdır? Bu sorunun yanıtı 'müstagrib'in, Batı'yı nasıl okuduğuna bakılarak yanıtlanabilir: 'Müstagrib', ya Cemil Meriç'in Türk entelijansiyası için önesürdüğü gibi, Batı'yı edilgin bir teslimiyetle temellük eden 'ithalatçılar' anlamında olumsuz; ya da örneğin, Çin'li Xaoimei Chen'in Çin entelijansiyası için önesürdüğü gibi, Batı'ya, onu 'kafasızca kopya edilmiş ücra bir karakolu' olarak temellük etmeyi reddederek yaklaşanlar anlamında olumlu okuyanlar! (X.Chen'den aktaran Findley, Carter V.,4-5,9)
Burada olumlu okuma konusu üzerinde durmak gerekiyor. Carter V.Findley, X.Chen'den yaptığı bir alıntıda 'Çin'de (ve başka yerlerde) Oryantalizme 'oksidantalizm[in] ...eşlik e[ttiğini]' ve 'bu söylem pratiği[nin], Şark'ın kendi Batılı öteki'sini inşa ederek kendine mal etme sürecine ve kendi yaratıcılığıyla katılmasına yol aç[tığını]' bildirir. Bununla birlikte, Findley, Chen'in 'Çin Oksidantalizminin 'çarpıcı derecede farklı siyasi amaçlara' hizmet eden iki ayrı biçime büründüğüne işaret ettiğini de belirtmeyi ihmal etmez: 'Bunlardan birini savunanlar kendi toplumları üzerinde hakimiyet kurmak istediler. Diğerini savunanlar ise, toplumu 'ideolojik baskının yerli biçimlerinden siyasi kurtuluşa' çağırdılar.' (Chen, aktaran Findley, Carter V.,A.g.yerde)
Hamiş: Sevgili okurlarıma, hayırlı Ramazan'lar diler, bu mübarek ay'ı sağlık ve safalıkla geçirmelerini temenni ederim. (H.Y.)
0 Yorum yapılmış.
Yorum Gönder
*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.