5 Eylül 2007 Çarşamba

Rusya'nın Tehlikeli Oyunu


Değiştir
Rusya'nın Gürcistan'dan çektiği askeri donanımlar Ermenistan işgali altındaki Azerbaycan topraklarına yerleştiriliyor. Askeri malzemenin Ermenistan - Azerbaycan sınırında yer alan beldelere ve işgal altında bulunan Yukarı Karabağ'a yerleştirildiği belirtiliyor.
Rusya'nın Gürcistan'da bulunan üslerden çektiği askeri malzeme ve silahların Ermenistan -Azerbaycan sınırında yer alan beldelere ve işgal altında bulunan Yukarı Karabağ bölgesine yerleştirildiği belirtiliyor. APA Haber Ajansı'nın askeri kaynaklardan edindiği bilgiye göre, Gürcistan'dan taşınan askeri yığınakların bir kısmı Azerbaycan sınır bölgesinde yer alan Ijevan, Berd, Tavuş, Vardenis beldelerine yerleştirilirken bir kısmı da işgal altında bulunan Azeri toprakları Hankenti, Askaran, Akdere, Hocali ve Hadurt beldelerine konuşlandırdı.
Kaynaklara göre, Rusya Gürcistan'ın Ahılkelek askeri üssünden taşıdığı bir kısım askeri mühimmatı Ermenistan'a hibe ettiği ve bu malzemelerin de işgal altındaki bölgelerin güçlendirilmesi için kullanıldığı kaydediliyor.
ANLAŞMALAR İPTAL EDİLİYOR
Azerbaycan Savunma Bakanlığı basın sözcüsü Eldar Safarov Gürcistan'dan taşınan Rusya'ya ait askeri mühimmatın bir kısmının sınır bölgesi ve işgal altındaki Azeri topraklarına yerleştirdiği bilgisini doğruladı. Safarov Ermenistan'ın Avrupa Konvansyonel Kuvvetler Anlaşması'nı bir çok kez ihlal ettiğini belirterek, "Ermenistan bölgede askeri güç dengesini bozacak şekilde hareket etmektedir. Biz de Ermenistan'ın bu adımına karşılık yeni silah ve askeri mühimmat alımı yaparak karşılık vereceğiz." dedi.
ERMENİSTAN'IN MEMNUNİYETİ
Diğer taraftan Ermenistan Savunma Bakanı Mihail Harutyunyan da Ermenistan ordusunun yetenek ve kapasitesinin artırılmasını isteyerek, "Ordumuz yeterince güçlü olduğu sürece Azerbaycan agresif politikalara yönelmeyecektir. Azerbaycan sınırlardaki Ermeni birliklerinin kapasitesinin farkında. Bu Azeri birliklerinin herhangi bir operasyona kalkışmamasının garantisi." değerlendirmesi yaptı.
Karabağ'da neler oldu
Ermeniler'in Dağlık Karabağ'daki zorba işgali sürüyor. Batılı ülkeler ve kurumlar ise, "Sözde Ermeni Soykırım Tasarısı"na gösterdiği duyarlılığı (!) Dağlık Karabağ Müslüman Türkleri'ne karşı göstermiyor.
20 Ocak Azeri Türklerine soykırım uygulayan Ermeni işgalinin tarihidir!
Ermenistan'ın, "Büyük Ermenistan" hayalini gerçekleştirmek için, 1988 yılında Azerbaycan'a ait Dağlık Karabağ'ı işgal edip 20 bin Azeri Türk'ü katletmesi, 1 milyon Azeri'yi de bu topraklardan sürerek mülteci durumuna düşürmesine, dünya kamuoyu ve Batı güdümündeki kuruluşların sessiz kalması çifte standart olarak yorumlanıyor.
Ermeniler, "Büyük Ermenistan"ı kurmak için yıllardır kademe kademe uygulamaya koydukları Azerbaycan'a ait Dağlık Karabağ'ı 1988 yılında işgal ederek, 20 bin Azeri Türk'ü katletmişlerdi. Büyük soykırım ve tehcir politikasının acısı ve izleri hâlâ hafızalarda tazeliğini koruyor.
Azerbaycan sınırları içerisinde 1923 yılında oluşturulan ve "Muhtar Cumhuriyet" statüsünde bulunan Dağlık Karabağ'a bağımsızlık istekleri 1987 yılından itibaren Ermeniler tarafından çeşitli platformlarda seslendirilmeye başlandı. Bu çağrılar çeşitli kesimlerde ve değişik şekillerde meyvesini vermeye başladı ve 1988 yılına gelindiğinde Dağlık Karabağ'da Ermenilerin toprak istekleri, silahlı çatışmalara dönüştü.
AZERBAYCAN'IN YÜZDE 20'Sİ ERMENİ İŞGAL ALTINDA
1988 yılında silahlı çatışmaya dönüşen Dağlık Karabağ sorunu, kısa süre sonra Dağlık Karabağ'ın sınırları dışına taşmış ve cephede kazanılan askerî başarılar Ermeniler'in Azerbaycan'ın içlerine kadar sokulmasına imkân sağlamıştır. Netice itibariyle Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si Ermenistan Silahlı Kuvvetleri tarafından işgal edilmiştir. Bu işgal sırasında 35 binden fazla Azerbaycan vatandaşı katledilmiş, 20 binden fazlası yaralanmış, 50 bini sakat kalmış ve 5 binin üzerindeki Azerbaycan Türkü ise kaybolmuş ve/veya esir edilmiştir. Esir olan Azerbaycan Türkleri'nin 66'sı çocuklardan ibarettir. Genelde Azerbaycan nüfusunun yüzde 35'i Dağlık Karabağ savaşından doğrudan veya dolaylı olarak zarar görmüştür. 1988 yılında silahlı çatışmaya dönen Azeri-Ermeni sorunu kısa bir sürede Azerbaycan ve Ermenistan'ın bölgesel savaşına dönüşmüş ve Ermenistan Silahlı Kuvvetleri bu çatışmalar neticesinde 1988 yılından ateşkesin yapıldığı 12 Mayıs 1994 tarihine kadar Dağlık Karabağ'ın tamamında toplam 890 rayon, köy, kasaba ve yerleşim biriminden ibaret Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sini işgal etmiştir. İşgal edilen bölgelerden 4.388 km2'lik toprak sahasına sahip Yukarı Karabağ'dan 192 bin 300 kişi, Laçin'den (1.835 km2) 59 bin 500 kişi, Şuşa'dan (970 km2) 29 bin 500 kişi, Kelbecer'den (1.936 km2) 50 bin 500 kişi, Ağdam'dan (1.093 km2) 158 bin kişi, Fuzuli'den (1.386 km2) 100 bin kişi, Cebrayil'den (1.059 km2) 51 bin 600 kişi, Gubatlı'dan (802 km2) 30 bin 300 kişi ve Zengilan'dan (707 km2) 33 bin 900 kişi olmak üzere bu yerleşim birimlerinde yaşayan toplam 676 bin 100 kişi yıllarca yaşadıkları ata yurtlarından kovularak Azerbaycan'ın içlerinde çadırlarda yaşamaya mahkûm edilmişlerdir.
HOCALİ, YÜZYILIN ACIMASIZ KATLİAMI
Diğer yandan işgal edilen bu bölge içerisinde 936 km2'lik alana sahip ve 2 bin 605 aileden ibaret 11 bin 356 kişinin yaşadığı Hocalı kasabası, 26 Şubat 1992 tarihinde yüzyılın en acımasız soykırımına maruz kalmış ve kasaba tamamıyla yok edilerek, 613 kişi (63'ü çocuk ve 106'sı kadın) işkence yapılarak öldürülmüş, 487 kişi sakat bırakılmış ve bin 275 kasaba sakini de esir edilmiştir. 8 aileden ise hayatta kalan kimse olmamıştır. 10 bin nüfuslu Hocalı'da olaylar sırasında yaklaşık 3 bin Azeri bulunmaktaydı. Saldırıda ölenler hakkında verilen resmî rakam 613 kişi olmakla birlikte, katledilen toplam Azeri sayısının bin 300 olduğu söylenmektedir. Saldırılar sırasında Hocalı'da yaşayan Ahıska Türkleri de evlerinde yakılarak öldürülmüştür. Kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller katledilmiştir. Katliamın ilk gecesinde 8 aile bütün fertleriyle öldürülmüş, 700'den fazla çocuk anne ya da babasını kaybetmiştir. Yaralılar ise binin üzerindedir. Katliama tanık olan bir gazeteci, yaşananları şu şekilde aktarmaktadır: "Dağlık Karabağ'ın Hocalı kentinin düşüşünü bir gün boyunca yaşadım. Görüntülerle belgeledim ve video çekimleriyle bir günde bin 300 Azerbaycan Türkü'nün Ermeni çetecilerce öldürülüşünü bütün dünyaya duyurdum. Hocalı katliamı anlatılamaz bir vahşetti. Bütün Azerbaycan şok olmuştu. Ermeni bıçaklarından, kurşunlarından kurtulmayı başaranlar; kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar karlı dağlarda tipi altında Agdam'a gelmeyi başardıklarında çoğunun ayakları donmuştu. Bazılarının ayakları ise kangrenden dolayı kesilmişti. Ermeniler, vahşetin her türlüsünü sanki ibret olsun, örnek olsun diye yapmışlardı. İhtiyar dedelerin, yaşlı anaların yüzleri jiletlerle doğranmış, genç kadınların göğüsleri peynir gibi kesilmiş, bebeklerin kafa derileri yüzülmüştü. Hocalı ile Agdam arasındaki 12 kilometrelik orman boyunca cesetler dizilmişti."
Ortadoğu Gazetesi
Tarih Bülteni

0 Yorum yapılmış.

Yorum Gönder

*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.

 

Tarih Bilgi Ambarı Copyright 2007-2009