Bakanlar Kurulu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sınır ötesi operasyon düzenleyebilmesi amacıyla tezkere çıkarılmasına karar verdi. Bu gün son şekli verilen tezkerenin hafta içinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçirilmesi hedefleniyor.
Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ''Türkiye uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanmak adına ve uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli tedbirleri almak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetimizce belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Irak'ın kuzeyinden ülkemize yönelik terör tehdidinin ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere Irak'ın PKK teröristlerinin yuvalandıkları Kuzey bölgesi ile mücavir alanlara gönderilmesine ve görevlendirilmesine Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile TBMM'den izin istemektedir'' dedi.
-''TEZKERENİN HEDEFİ SADECE VE YALNIZCA PKK'DIR''-
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, tezkerenin hedefinin sadece ve yalnızca PKK terör örgütü olduğunu vurguladı.
''Bunu söyleyişimin sebebi şudur. Bu terör örgütü yarın bu tezkereyi çarpıtmak isteyecektir. Başka mecralara çekmek isteyecektir ama bilinmesi gereken iş, hükümet olarak aldığımız bu tezkerenin hedefi sadece ve sadece bu terör örgütüdür. Onun kan dökmesini önlemektir'' diyen Çiçek, tezkerenin, Türkiye'nin huzuruna, barışına, bütünlüğüne yönelik tehditlerin ortadan kaldırılmasına yönelik olduğunu ifade etti.
Çiçek, şöyle devam etti: ''Aslında PKK terör örgütü, en büyük zararı Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlarımıza vermektedir. Daha iki gün evvel bir gazetede, belki bugün de vardır, terörün verdiği zarar 300 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Halbuki Doğu ve Güneydoğu'da çok önemli bir ekonomik kalkınmaya imkan verecek ve burada yaşayan vatandaşlarımızın refah seviyesini inanılmaz derecede yükseltecek olan GAP bile 32-33-35 milyar dolardır. Yani bu terör belası sebebiyle Türkiye en az 8-9 tane GAP büyüklüğünde projeyi gerçekleştirme imkanından mahrum bırakılmıştır. Bu bile terör örgütünün bu bölgede yaşayan insanlara ne kadar büyük bir zarar verdiğini, onların gelişmesine, refahına nasıl bir set çektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Biz şunu hep ifade etmeye çalıştık; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temel politikası, 'yurtta sulh cihanda sulh'tur. Bizim hiçbir ülkenin zenginliğinde gözümüz yok. Hele hele dost ve kardeş Irak, tarihte beraber olduğumuz birçok acı tatlı hatırayı beraber paylaştığımız iki halk ve iki komşu ülkedir. Biz her defasında dost ve kardeş Irak'ın toprak bütünlüğünü, milli birliğini ve istikrarının korunmasını arzu ettik. Bunun için çaba gösterdik, çaba gösteriyoruz, çaba göstereceğiz ama herkesin kabul ettiği bir gerçek var ki Kuzey Irak'ta yuvalanmış olan bu kanlı terör örgütü Türkiye'nin bütünlüğüne zarar veriyor, insanlarımızın hayatına kast ediyor, Türkiye'nin milli birliğine, güvenliğine, toprak bütünlüğüne yönelik tehditleri burada planlıyor ve bu tarafta da uygulamaya koyuyor. Onun için Türkiye, uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanmak adına ve uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli tedbirleri almak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetimizce belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Irak'ın kuzeyinden ülkemize yönelik terör tehdidinin ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere Irak'ın PKK teröristlerinin yuvalandıkları Kuzey bölgesi ile mücavir alanlara gönderilmesine ve görevlendirilmesine Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile TBMM'den izin istemektedir.''
''Bizim arzumuz, isteğimiz bu terör belasından hem Türkiyemizin hem de komşu ülkelerin bir an evvel kurtulmasıdır'' diyen Çiçek, bununla ilgili yapılan antlaşmalar olduğunu ancak bunların kağıt üzerinde kaldığının görüldüğünü söyledi.
-''IRAKLI YETKİLİLERDEN İSTEDİĞİMİZ, BU BELANIN ORADAN DEF EDİLMESİDİR''-
Terörün mevsimlik bir mücadele ile sona ermesinin mümkün olmadığını vurgulayan Çiçek, şöyle konuştu:
''Terörle mücadele, devamlılık ve kararlılık ister ve çok yönlü tedbirleri almayı gerektirir. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Bu konuda kararlılığımızın, terörle mücadelede tedbirleri alt alta koyduğumuzun, koyacağımızın ve ülkemizin huzuru için, esenliği için bu türlü tedbirler almak zorunda kaldığımızın iyi bilinmesi, iyi anlaşılması gerekmektedir. Üçüncü defa ifade ediyorum ki bu tezkerenin hedefi, doğrudan doğruya PKK terör örgütüdür. Bunun dışındaki hiçbir kesim, bunun hedefi değildir. Irak'ta yaşayan her insan bizim kardeşimizdir. Oradaki halk bizim dostumuzdur.
Iraklı yetkililerden istediğimiz, bu belanın oradan def edilmesidir. Yapılan sayısız görüşme, konuşma, mutabakat zabıtları, antlaşmalar maalesef bu belanın oradan def edilmesine imkan vermemiştir.
İnşallah Türkiye Büyük Millet Meclisi de biraz önce ifade etmeye çalıştığım çerçevede bu tezkereye gerekli izni verir ve inşallah bu tezkerenin gereğinin yapılmasına imkan kalmadan hem Irak'ın kuzeyinde hem de ülkemizde huzur ve barış tesis ve temin edilmiş olur.''
Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ''Türkiye uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanmak adına ve uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli tedbirleri almak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetimizce belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Irak'ın kuzeyinden ülkemize yönelik terör tehdidinin ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere Irak'ın PKK teröristlerinin yuvalandıkları Kuzey bölgesi ile mücavir alanlara gönderilmesine ve görevlendirilmesine Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile TBMM'den izin istemektedir'' dedi.
-''TEZKERENİN HEDEFİ SADECE VE YALNIZCA PKK'DIR''-
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, tezkerenin hedefinin sadece ve yalnızca PKK terör örgütü olduğunu vurguladı.
''Bunu söyleyişimin sebebi şudur. Bu terör örgütü yarın bu tezkereyi çarpıtmak isteyecektir. Başka mecralara çekmek isteyecektir ama bilinmesi gereken iş, hükümet olarak aldığımız bu tezkerenin hedefi sadece ve sadece bu terör örgütüdür. Onun kan dökmesini önlemektir'' diyen Çiçek, tezkerenin, Türkiye'nin huzuruna, barışına, bütünlüğüne yönelik tehditlerin ortadan kaldırılmasına yönelik olduğunu ifade etti.
Çiçek, şöyle devam etti: ''Aslında PKK terör örgütü, en büyük zararı Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlarımıza vermektedir. Daha iki gün evvel bir gazetede, belki bugün de vardır, terörün verdiği zarar 300 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Halbuki Doğu ve Güneydoğu'da çok önemli bir ekonomik kalkınmaya imkan verecek ve burada yaşayan vatandaşlarımızın refah seviyesini inanılmaz derecede yükseltecek olan GAP bile 32-33-35 milyar dolardır. Yani bu terör belası sebebiyle Türkiye en az 8-9 tane GAP büyüklüğünde projeyi gerçekleştirme imkanından mahrum bırakılmıştır. Bu bile terör örgütünün bu bölgede yaşayan insanlara ne kadar büyük bir zarar verdiğini, onların gelişmesine, refahına nasıl bir set çektiğini açıkça ortaya koymaktadır.
Biz şunu hep ifade etmeye çalıştık; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temel politikası, 'yurtta sulh cihanda sulh'tur. Bizim hiçbir ülkenin zenginliğinde gözümüz yok. Hele hele dost ve kardeş Irak, tarihte beraber olduğumuz birçok acı tatlı hatırayı beraber paylaştığımız iki halk ve iki komşu ülkedir. Biz her defasında dost ve kardeş Irak'ın toprak bütünlüğünü, milli birliğini ve istikrarının korunmasını arzu ettik. Bunun için çaba gösterdik, çaba gösteriyoruz, çaba göstereceğiz ama herkesin kabul ettiği bir gerçek var ki Kuzey Irak'ta yuvalanmış olan bu kanlı terör örgütü Türkiye'nin bütünlüğüne zarar veriyor, insanlarımızın hayatına kast ediyor, Türkiye'nin milli birliğine, güvenliğine, toprak bütünlüğüne yönelik tehditleri burada planlıyor ve bu tarafta da uygulamaya koyuyor. Onun için Türkiye, uluslararası hukuktan doğan haklarını kullanmak adına ve uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli tedbirleri almak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetimizce belirlenecek şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Irak'ın kuzeyinden ülkemize yönelik terör tehdidinin ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere Irak'ın PKK teröristlerinin yuvalandıkları Kuzey bölgesi ile mücavir alanlara gönderilmesine ve görevlendirilmesine Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile TBMM'den izin istemektedir.''
''Bizim arzumuz, isteğimiz bu terör belasından hem Türkiyemizin hem de komşu ülkelerin bir an evvel kurtulmasıdır'' diyen Çiçek, bununla ilgili yapılan antlaşmalar olduğunu ancak bunların kağıt üzerinde kaldığının görüldüğünü söyledi.
-''IRAKLI YETKİLİLERDEN İSTEDİĞİMİZ, BU BELANIN ORADAN DEF EDİLMESİDİR''-
Terörün mevsimlik bir mücadele ile sona ermesinin mümkün olmadığını vurgulayan Çiçek, şöyle konuştu:
''Terörle mücadele, devamlılık ve kararlılık ister ve çok yönlü tedbirleri almayı gerektirir. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Bu konuda kararlılığımızın, terörle mücadelede tedbirleri alt alta koyduğumuzun, koyacağımızın ve ülkemizin huzuru için, esenliği için bu türlü tedbirler almak zorunda kaldığımızın iyi bilinmesi, iyi anlaşılması gerekmektedir. Üçüncü defa ifade ediyorum ki bu tezkerenin hedefi, doğrudan doğruya PKK terör örgütüdür. Bunun dışındaki hiçbir kesim, bunun hedefi değildir. Irak'ta yaşayan her insan bizim kardeşimizdir. Oradaki halk bizim dostumuzdur.
Iraklı yetkililerden istediğimiz, bu belanın oradan def edilmesidir. Yapılan sayısız görüşme, konuşma, mutabakat zabıtları, antlaşmalar maalesef bu belanın oradan def edilmesine imkan vermemiştir.
İnşallah Türkiye Büyük Millet Meclisi de biraz önce ifade etmeye çalıştığım çerçevede bu tezkereye gerekli izni verir ve inşallah bu tezkerenin gereğinin yapılmasına imkan kalmadan hem Irak'ın kuzeyinde hem de ülkemizde huzur ve barış tesis ve temin edilmiş olur.''


0 Yorum yapılmış.
Yorum Gönder
*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.