10 Aralık 2007 Pazartesi

Türk ekonomisi değişti


Değiştir

Yaman TÖRÜNER


Son 7 yıl içinde, Türk ekonomisi büyük değişim geçirdi. Bu değişim, aslında AKP hükümetinden önce ve 2000 ekonomik krizinin ardından başladı:


  • Ekonomi, görülmemiş biçimde dış etkilere açık hale geldi. 120 milyar dolara ulaşan sıcak para, bu gelişimin en büyük nedeni.

  • 1980 sonrası ortaya çıkan zenginlerin büyük çoğunluğu, çeşitli biçimde yok edildi. Bu yok edişte, büyük ölçüde bankalar kullanıldı. Hem banka sahipleri hem de bu bankalardan büyük kredi kullanan zenginler bir daha toparlanamayacak hale getirildi.

  • Zenginliğin el değiştirmesi operasyonu yapılırken, hukuk tamamen bir kenara bırakıldı. Bankalara el konulurken, yargı kararı aranmadı. Hatta, mahkemeye gidip kazananlara bile, malları veya karşılığı iade edilmedi. Mahkeme kararı olmaksızın el konulduğu halde, bankaların sahipleri "hortumcu" damgasını yedi. Sonra da, bunlar devlet ile anlaşma yapmaya zorlandı. Eskiden, "el koyma" politik bir karar gerektirirken, şimdi bu iş bürokratlara yaptırıldı. Üstelik, yasa gereği, bankalara el koyan bürokratlar hiçbir zaman yargılanamayacak.



Rant operasyonu


  • IMF'nin ekonomik kararlardaki etkisi mutlak oldu. IMF, bürokrat atamalarından, hangi bankalara el konulacağına kadar her türlü karara karıştı. Her türlü ekonomik bilgi, IMF'nin istediği biçime getirildi ve IMF'nin emrine sunuldu.

  • Internet teknolojisinin de yardımıyla, başta Hazine ve Merkez Bankası olmak üzere tüm ekonomik birimlerin kararlarına ve istatistiklerine kolayca ulaşılabilir hale geldi.

  • Devletin aracı olduğu, büyük ve neredeyse garantili bir rant operasyonu başladı. Daha önce, büyük ölçüde Türk vatandaşları bu nimetlerden faydalanırlarken, artık yabancılar katlarca büyük kar transferleri yapmaya başladılar. "Düşük kur, yüksek faiz" politikası sayesinde, büyük rant elde edildi.
  • Otoriteler, bizim böyle bir politikamız yok deseler de, pratik sonuç böyle oldu.
  • Bu politikaların devam ettirileceği o denli garanti edildi ki, Türk ekonomisi en iyi kar getiren yer oldu. Küçük bir döviz hareketinde, bir kerede, mevcudun % 20'si oranında faiz arttırılabildi. Faiz düşürülmesine ise, sonuna kadar direnildi.
  • Sonuçta, Merkez Bankası'nda rekor döviz rezervi birikti. Bu garantilere, IMF kontrolü de eklenince şimdiye kadar olmadığı biçimde, özelleştirmelerin önü açıldı; ülkeye iyi yabancı sermaye geldi.


Dış ticaret büyüdü


  • Küreselleşme, sermayenin hareketliliğine yok açtı. Türkiye, küreselleşmenin hareketlendirdiği fonların ve petrol fiyatlarının artmasıyla biriken petro dolarların en rahat yatırıldığı ülkelerden birisi oldu.

  • Piyasalaşma maalesef yerleştirilemedi. İzmir'deki Vadeli İşlemler Borsası dışında, yeni borsa kurulamadı. El konulan bankaların bazıları borsaya açıktı. El konulan bankalardaki yabancılara ait paralar tamamen ödenirken, küçük yatırımcının mağdur edilmesine seyirci kalındı.

  • Türkiye'nin ithalatı ve ihracatının ciddi biçimde artmasıyla, dış ticaretimiz büyüdü. Bu hareketlenme, ülkenin küresel ekonomiye uyumunu kolaylaştırdı.


Gelecek dönemlerde, yapılanlar ve özellikle zenginliğin el değiştirmesi operasyonu , belki resmen, belki de tarih önünde yargılanacak. Resmi bir sorgulama olursa, el konulan kurum ve kişilere ait olup da satılan malların geri alınması bile gündeme gelebilir.

Milliyet

Tarih Bülteni

0 Yorum yapılmış.

Yorum Gönder

*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.

 

Tarih Bilgi Ambarı Copyright 2007-2009