Osmanlı Devleti, Filistin’de Yahudi yerleşimini arttırmayı planlayan Siyonist harekete karşı daima ihtiyatlı bir politika takip etmiştir. II. Abdülhamid, Siyonizmi siyasal bir sorun olarak görmüş ve Yahudilerin kitlesel olarak Filistin’e yerleştirilmelerinin İmparatorluk içinde yeni bir milliyetçilik akımı ya da başka deyişle bir „Yahudi sorunu“ doğurmasından endişe duymuştur. Siyonist hareketin lideri Theodar Herzl 1901 yılının Mayıs ayında II. Abdülhamid ’e gelerek, 1492 yılında İspanya ve diğer Avrupa ülkelerinden gelen Yahudi göçmenlerin Osmanlı Devleti tarafından kabul edildiğini hatırlatmış ve Filistin’e yerleşmek için izin istemiştir. Ancak bu talep II. Abdülhamid tarafından açıkça reddedilmiştir.
Osmanlı Devleti, Filistin topraklarında Yahudi yerleşimini engellemek için hukuki tedbirler de aldı. İlk olarak Yahudi yerleşimini engellemek için 18 Recep 1287 tarihli (1871) İrade-i Seniyye ile Filistin topraklarını miri araziye (devlet arazisi) çevirdi. Ancak buna rağmen çeşitli vesilelerle Filistin topraklarına yerleşme talebinde bulunan Yahudiler oldu. II. Abdülhamid 15 Temmuz 1891 tarihli fermanla Filistin’de Yahudi yerleşimine karşı çıkma nedenlerini açıkladı. Bu nedenlerin başında da Filistin’de yerleşmek isteyen Yahudilerin bu topraklarda bir Yahudi devleti kurmayı amaçladıkları gösterildi. II. Abdülhamid durumu daha da netleştirerek daha sonra Filistin toprakları da dahil olmak üzere bütün Osmanlı Devleti topraklarında Yahudilere toprak ve mülk satışını yasakladı.
II. Abdülhamid tarafından Filistin’de Yahudi yerleşimi ile ilgili olarak güdülen kararlı politika daha sonra gelen İttihat ve Terakki hükümeti tarafından aynı kararlılıkla sürdürülmedi. 7 Eylül 1911 tarihinde Osmanlı Devleti sınırları içinde yaşayan Yahudilerin, Arazi Kanunu’nun Ölü Toprakların İhyasına ait 78. ve 103. maddelerinden yararlanmalarına dair „Şurayı Devlet Kararı“ yayınlandı. Bu yıllarda Filistin’de Yahudi nüfusu 1876 yılına kıyasla üç kat arttı. Osmanlı Devleti’nin zayıflaması üzerine de Yahudiler Filistin topraklarındaki hedeflerine adım adım yaklaşmaya başladılar.
1 Yorum:
II ABDÜLHAMİT OSMANLI DEVLETİNİN EN ZOR DÖNEMİ SAYILAN BİR DÖNEMDE BAŞA GEÇMİŞ YAHUDİLERE UYGULADIĞI POLİTİKA HARİCİNDE HİCAZ DEMİR YOLLARI PANİSLAMİZM MISIR SORUNU HİNDİSTAN MESELESİ GİBİ KONULARDA DA BATIYA KARŞI ÜSTÜN BİR ZEKA ÖRNEĞİ SERGİLİYEREK OYALAMA POLİTİKASI SÜRDÜRMÜŞTÜR ARTILARIN YANINDA EKSİLERİDE SÖZ KONUSUDUR FAKAT İTTİHAT VE TERAKKİ CEMİYETİNİN ZAMANSIZ MÜDAHALESİ TAM OLARAK BU DÖNEMİ DEĞERLENDİRMEMİZE ENGEL OLMAKTATIR
Yorum Gönder
*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.