İzmir’i düşmandan CHP mi kurtardı?

Halit TUNÇ

Ulusal Kurtuluş Savaşı yolculuğumuz 9 Eylül 1922’de İzmir’de zaferle son buldu. 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlayan tüm Anadolu’yu saran bu özgürlük, bağımsızlık ateşi hala sönmedi. Şimdi ise geleceğin mutlu, onurlu, kalkınmış, gelişmiş, hiç bir ülkeye muhtaç olmayan Türkiye’si için devam ediyor. Dokuz Eylül’ün Türkiye için anlamı, düşman ordularının denize dökülmesiyle kazanılan savaşla sınırlı değil, Büyük Önder Atatürk ve silah arkadaşlarının yeni hedefi, kuşkusuz kalkınma, büyüme, en ileri birlik içinde toplum olmaktı. Türkiye bu hedefin neresinde bilemiyorum. Bilinen bir gerçek var. Oda, Atatürk’ün mirasını zimmetine geçirmeye çalışan, onunla beslenen, Cumhuriyretin bütün kazanımlarını kendine mal etmeye uğraşan, ‘İzmir’i düşman işgalinden CHP’nin kurtardığı’’ imajını veren bir siyasal oluşumun kıskacındayız. CHP İzmir İl teşkilatı 9 Eylül’ü hep böyle yorumlama çabasında. Dün İzmir Fuarında bir toplantı yapıldı. İsmet Paşa’nın kızı Özden Toker, rahmetli babasıyla, silah arkadaşı Atatürk’le ilgili çocukluk anılarını, görüşlerini anlattı. Söyleşiyi yöneten Elvan Feyzioğlu’nun daveti üzerine bende gittim. Her şey çok güzeldi. Yazar Ayşe Kulin mikrofonu aldı. Bu nezih söyleşi CHP’nin il başkanlığı toplantısına dönüştü. Sevgili Kulin, şimdiye kadar kendisine yaşatılan rüyanın devamını istediğini ama rüyanın noktalanmak üzere olduğunu söyledi. Mikrofonu kapan, AK Partiye yüklendi. İzmir’in kurtuluşu, Özden Toker’in anıları, CHP’lilerin korkularıyla, kuşkularıyla harmanlanınca ortaya farklı bir tablo çıktı. Ülkenin yakın tarihini bilmeyenler, Anadolu’yu düşmandan Cumhuriyet Halk Partisinin kurtardığını sanacaklardı. CHP bunu ulusal kurtuluş günlerinde, bayramlarda, sosyal etkinliklerde hep yapıyor. ‘Bu ülkeyi en çok onlar seviyormuş. Cumhuriyeti onlar koruyormuş.’’ vurgusu öylesine belirginleşti ki.. CHP’liler gibi düşünmemek (vatan hainliği) gibi bir şey olmaya başladı. Bugün 9 Eylül. Elimizde ay yıldızlı bayraklarla tören alanındayız.

Star