Petros P. Efthimios imzasıyla geçtiğimiz ay bu gazetede yer verilen bir yazıda, Bulgaristan’ın AB’ne tam üye olmasıyla birlikte, bu ülkedeki Türk Azınlığının serbest dolaşıma kavuşması ile yaratılan durumun Yunanistan için “saatli bomba” gibi her an patlamaya hazır bir tehlike yaratacağı tehdidine dikkat çekiliyor.
Bu durumun kuzey sınırlar için doğrudan bir tehdit olduğu ve her zaman patlamaya hazır saatli bir bomba gibi durduğu kaydediliyor. Yazıda şöyle deniliyor: “Burada, Bulgaristan'daki Türk Azınlığını kastediyorum. Burada milli azınlık olarak tanınan yekpare bir nüfus bulunmakta, bunlar Trakya'daki Müslüman Azınlığa çok yakın yerlerde yaşamaktadırlar.”
Öngörü şöyle devam ediyor, “Doğal olarak Sofya Hükümeti'nin herhangi bir düşman tavrı ve kötü niyetli planlamaları yoktur. Ancak bu hiç bir şey ifade etmemektedir. Sorun resmi hükümet tarafından yaratılmayacaktır. Bazı Türk merkezleri tarafından yaratılacak ve belki de nüfusun topluca hareket etmesi şeklinde olacak. Kademeli olarak bunlar Batı Trakya'ya yerleşecek, buradaki Müslümanların nüfusları artacak, ses tonları yükselmeye başlayacak ve böylece Yunan Hükümeti'nin uzun yıllardan bu yana bölgede sağlamaya çalıştığı istikrar ortamı "havaya uçacak!" Uzun yıllardır Yunan hükümetinin bu bölgede istikrarı sağladığı kaydediliyor, ancak ne pahasına. Batı Trakya ülkenin ekonomik açıdan en geri kalmış bölgesi, yakın geçmişe kadar Batı Trakya Türklerine ehliyet verilmiyor, vatandaşlık yasası’nın 19.maddesi gerekçe gösterilerek vatandaşlıktan çıkarılıyor, pek çok vatandaşlık haklarını kullanmalarına izin verilmiyordu. Halihazırda adında “Türk” kelimesi bulunan derneklerin kurulmasına izin verilmiyor, kurulmuş olanlar da yargıç önüne çıkarılıyor.
Petros P.Efthimios, Batı Trakya’da yaşayan Türk Azınlığın Bulgaristan’da yaşayan ve Batı Trakya’dakilerin aksine milli azınlık olarak tanınan Türkler ile ittifak kurup Yunanlar açısından tehdit olacağını iddia ediyor. Hatta yazıda, “Bulgaristan'ın ekonomik durumu dolayısıyla veya da doğrudan herhangi bir merkezin tahrikiyle, buradaki Türkler kuzeydeki topraklarımıza yönelirlerse, işte o zaman buna karşı gelmemiz çok zor olacaktır…” deniliyor.
Batı Trakya’daki Türk Azınlığını hedef göstermeye çalışan milliyetçi anlayışın bir yansıması olan bu senaryo, bir hayal ürününden başka bir şey değil. Yunan yönetiminin Müslüman Azınlık dayatmasının bir uzantısı. Çünkü Yunan yönetimi Müslüman Azınlığın etnik kimlik kazanmasını istemiyor. Sayıca azımsanamayacak düzeyde olan bu Türk Azınlığının ekonomik refaha kavuşarak siyasi hak talep etmesini istemiyor. Eğitim alanında yapılan yeni düzenlemelerle anaokuluna gitmeyen öğrencilerin ilkokul kayıtlarının yapılmaması kararı alınması, buna karşılık Batı Trakya Türk Azınlığı'nın anaokullarında çift dilli (Yunanca ve Türkçe) eğitim verilmesi konusundaki taleplerine Yunan hükümetinin duyarsız kalması başka nasıl açıklanabilir.
Saatli bomba, Türk soydaşlarını azınlık haklarından mahkum susturulmuş bir şekilde belli bir bölgede kontrol altında tutmak isteyen çevrelerin elinde patlayacaktır.
Diplomatik Gözlem
0 Yorum yapılmış.
Yorum Gönder
*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.