13 Aralık 2007 Perşembe

Erdoğan: Sarkozy’nin iki farklı yüzü var


Değiştir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “İkili görüşmelerimizde Sayın Sarkozy bize karşı farklı, sırtımızı döndüğümüz zaman farklı yaklaşımlarda... Siyasette şık yaklaşımlar değildir” dedi.


TÜSİAD’ın Ankara Hilton Otel’de düzenlenen resepsiyonuna katılan Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, AB Dışişleri Bakanları toplantısında ortaya çıkan sonuç bildirgesine ilişkin olarak, “Bu tabii nedense Fransa’nın bir özelliği haline geldi. Bu üzücü bir yaklaşım tarzı” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu yaklaşımla Fransa’nın kazanmadığını, kaybettiğini” ifade eden Erdoğan, AB üyesi ülkeler içinde Fransa’nın, Türkiye’ye karşı adeta yalnız kalmış bir ülke konumunda olduğunu söyledi. Erdoğan şöyle konuştu:

“Yanındaki birkaç ülkeyle Fransa, ‘Bu işi ben götürebilirim’ kanaatindeyse, götüremez. Çünkü, Türkiye olarak biz, AB yolundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz ve bundan sonra da sürdüreceğiz. Fakat ikili görüşmelerimizde Sayın Sarkozy bize karşı farklı, sırtımızı döndüğümüz zaman farklı yaklaşımlarda... Siyasette şık yaklaşımlar değildir. Bunu biz kendilerine de söylediğimiz için burada da rahat söylüyoruz. Yine en kısa zamandaki bir yaklaşım, bir buluşma olduğu takdirde yine aynı şeyleri kendisine söylerim. Neden? Çünkü biz AB’ye aday ülke değiliz. Biz AB’de müzakereci bir ülkeyiz, biz bu noktaya gelmişiz ve her zaman yine söylüyorum bir futbol maçı içerisinde oyun oynanırken yeni kurallar konulamaz. Bunlar, yeni kurallar koymanın gayreti içerisine giriyor. Bu ne kadar komikse ‘Türkiye imtiyazlı mı olsun, şöyle mi olsun, böyle mi olsun’ yaklaşımı da o kadar komiktir.”

Türkiye’nin kararlı yolculuğunu devam ettirdiğini vurgulayan Erdoğan, ne yapılırsa yapılsın bu kararlılığın süreceğini vurguladı.

Türkiye’nin, AB ile münasebetlerinde her şeyden önce dünyadaki bir buçuk milyarlık İslam dünyasının adeta oradaki temsilcisi konumunda olduğunu ifade eden Erdoğan, “Eğer AB Medeniyetler İttifakı’na evet diyorsa, Türkiye’yi arasına katmak zorundadır” dedi.

AB’YE RESMİ YANIT CUMAYA


Dışişleri Bakanı Ali Babacan, AB Zirve deklarasyonu taslağında katılım sözcüğünün çıkarılmasıyla ilgili soruna Türkiye’nin resmi yanıtının Cuma günü verileceğini söyledi.

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB Zirve deklarasyonu taslağında, Türkiye ile sürdürülmekte olan katılım müzakerelerine atıf yapılırken katılım sözcüğünün çıkartılması konusunu değerlendirirken, “Şu anda konseyin almış olduğu bir karar var. Bu kararın sonuç bildirgesinin Cuma günü zirvede onaylanması gerekecek. Dolayısıyla biz resmi açıklamamızı, Cuma günü sonuç bildirgesini gördükten sonra yapacağız. Resmi bir açıklama bugün itibariyle yapmış değiliz” dedi.

Babacan, bu akşam Hilton Otelinde düzenlenen TUSİAD kokteyline girişi sırasında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Babacan, “AB zirvesi ve Türkiye’nin katılımıyla” ilgili soruyu yanıtlarken, AB sürecinin bir sabır, sebat ve siyasi irade işi olduğunu vurguladı. Türkiye’nin, bu konudaki kararlılığını sağlam şekilde ortaya koyması halinde başarılı olacağını belirten Babacan, “Bu yol ince, uzun bir yol, inişli- çıkışlı bir yol, zorluklar hep olacak ama biz mücadeleye devam edeceğiz. Böyle fevri tepkilerle hamasetle de bir sonuç alınacağını, ben açıkçası zannetmiyorum” dedi.

Siyasi diyalogla, diplomasiyle aşılamayacak sorun bulunmadığını kaydeden Babacan, sorunları işbirliğiyle aşmaya çalışacaklarını söyledi.

“FEVRİ HAREKETLER YOK, AKILLI OLMALIYIZ”


Babacan başka bir soru üzerine, AB’nin 27 üyeli bir yapı olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

“Bu ülkelerin hepsi demokratik ülkeler ve hepsinde de seçimler oluyor. Her sene bakıyorsunuz 6-7 ülkede seçimler oluyor. Seçimlerle yeni iktidarlar işbaşına geliyor, dolayısıyla bütün ülkeleri yakından takip etmemiz gerekiyor. Bugün bize çok destek veren ülkelerin, farklı siyasi iktidarlar altında farklı tutumları olabilir, bunu yakından takip etmemiz gerekiyor ama en önemlisi hiç yılmamamız, korkmamamız gerekiyor. Zaten bazılarının amacı da Türkiye’yi bu mücadeleden yıldırmak, bıktırmak. Ama biz yılmayacağız, bıkmayacağız. Bu hedefimizin üzerine gideceğiz ve bunu da başaracağız. Asla moral bozukluğuna yer yok, rasyonel hareket etmek zorundayız. Bu sürecin duygusal tepkilere de yeri yok. Tepkiler rasyonel ve sonuç getirici olmalı. Hamaset yok, fevri hareketler yok, akılcı olmayız, akıllı olmalıyız.”

“UZUN SOLUKLU MÜCADELE. BUNLAR DA AŞILIR”


Babacan, Türkiye’nin AB ilişkilerinin devam ettiğini vurgularken, “süreç rayında şu anda. Açıklanmış olan karar da müzakere sürecini rayından çıkaran bir karar değil. Üyelik hedefimiz orada duruyor” diye konuştu.

Sürecin kimi zaman hızlı olacağını, kimi zaman da yavaşlayabileceğini belirten Babacan, bunun Avrupa’daki genel siyasi iklime bağlı olacağını söyledi.

Babacan, “Avrupadaki genel siyasi iklim ne kadar olumluysa, Avrupanın ne kadar kendine özgüveni varsa, bizim sürecimiz o kadar hızlı ilerleyecek. Avrupa ne kadar kendinden emin değilse, özgüvenden yoksunsa, o dönemler göreceksiniz ki Türkiye ile sıkıntılar da büyümüş. Bu uzun soluklu mücadele, bunlar da aşılır” diye konuştu.

301’e ilişkin soruya Babacan, “Defalarca açıkladık, 301 ile ilgili çok konuştuk, artık konuşma değil, adım atma zamanı” karşılığını verdi.

Değişikliğin ne zaman yapılacağına yönelik soru üzerine de Babacan, “Zamanı gelince değişecek” dedi.


NTVMSNBC
Tarih Bülteni

0 Yorum yapılmış.

Yorum Gönder

*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.

 

Tarih Bilgi Ambarı Copyright 2007-2009