29 Aralık 2007 Cumartesi

Suikast çözülme tehlikesini artırdı


Değiştir
Financial Times

Eski Pakistan Başbakanı Benazir Butto'nun öldürülmesi, zaten devlet felcinden mustarip bir ülke için felaket demek. Bunun nedeni Butto'nun ülkenin kurtarıcısı ve demokratik restorasyonun öncüsü olarak kendisine biçtiği rolün hakkını verebilecek olması değil. Butto tercihini General Müşerref'le anlaşma çabasından yana kullanmıştı; bu anlaşmayla askeri yönetimden, Müşerref'in ve ordudaki müttefik komutanların devlet başkanlığıyla yetineceği bir rejime hassas geçiş amaçlanıyordu; bu arada Butto da kariyerini gölgeleyen yolsuzluk suçlamaları için af elde edecekti.
Fakat Butto'nun ölmesi, ulusal siyasette boşluk açıyor ve yıpranmış ülkenin parçalanmasına yeni bir boyut katıyor. Müşerref'in rejimi, Butto'nun Pakistan Halk Partisi ve Navaz Şerif'in (o da devrilen bir başbakan) Pakistan Müslüman Birliği fraksiyonu şimdi şahsi çıkarları kenara bırakıp ülkenin yüz yüze olduğu tehlikeleri bertaraf etmeye çalışmalı. Mazilerine bakınca böyle yapmaları pek olası değil.

Butto'nun denklemden çıkarılması ABD'yi de ikircikli bir konumda bırakıyor. ABD'nin Müşerref'e 'terörle savaş'taki önemli müttefik olarak bağlılığı, generalle Butto arasında ittifakı teşvik etmesine yol açtı. ABD demokratik dirilişi desteklemek yerine, Butto'yu demokrasinin kılıfı olarak kullanmaya çalıştı.

Butto'nun ölümü siyasi bir hanedanlığın şaşaalı ve kanlı efsanesini de sona erdirdi. Butto modernliğin aydınlık yüzüydü: Erkek egemen bir toplumdaki göz alıcı, eğitimli bir kadındı. Katı ve acımasızdı da; başbakanlığında partisi feodal bir hiyerarşi olarak kaldı. İktidardaki iki dönemine yiyicilik ve yetersizlik damgasını vurdu; asker ve İslamcılara ayak uydurmaya da teşneydi. Ama Müşerref'in Butto'yla Şerif'in partilerini dışlaması, iktidarı sadece askere değil, haydut siyasetçiler ve radikal İslamcılara verdi; Pakistan bataklığa iyice gömüldü.

Bugün Pakistan çözülme tehlikesiyle karşı karşıya: Kaide'ye kucak açan aşiret bölgeleri isyan halinde, Talibanlaşan Peştun milliyetçiliği yükselişte, Belucistan'da milliyetçi ayaklanma, Sindh'te mezhep çatışması var ve cihatçılar devlete meydan okuyor. Müşerref bunlardan kuşkusuz ülkenin kendisinden başka seçeneğin bulunmadığı sonucu çıkaracak. Ancak tüm liderler, uzlaşıp iktidarın meşruiyetini ve kurumların itibarını yeniden tesis edip aşırılıkçılığı alt etmeli.


Radikal
Tarih Bülteni

0 Yorum yapılmış.

Yorum Gönder

*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.

 

Tarih Bilgi Ambarı Copyright 2007-2009