5 Aralık 2007 Çarşamba

Devrim için demokrasi!


Değiştir
Sami KOHEN


Venezuela'daki anayasa referandumu, en azından şunu gösterdi: Zaman zaman diktatör veya demagog olarak nitelendirilen Hugo Chavez'in ülkesinde demokrasi var... Bu, Latin Amerika tipi bir demokrasi olsa da...
Venezuela'da pazar günü düzenlenen halkoylamasında konu, anayasada yapılması önerilen bazı "reformlar"la ilgiliydi. Örneğin, devlet başkanının iki dönem görev yaptıktan sonra tekrar (üçüncü kez) adaylığını koyabilmesi, görev süresinin 6 yıldan 7 yıla çıkarılması, devlet başkanının olağanüstü hal ilan etmek hususunda geniş yetkilere sahip olması, merkez bankasının özerkliğinin kaldırılıp Başkan'ın otoritesine bağlanması gibi...
Venezuela'da muhalefet ve tarafsız çevreler yaklaşık 10 yıla yakın bir zamandan beri iktidarda olan Chavez'in bu geniş yetkilere sahip olması halinde, ömür boyu bir diktatör olabileceğini düşünüyorlar. Yani onlara göre, 53 yaşındaki Başkan, demokrasiyi, düşlediği "devrimi" (kendi deyişiyle "21. Yüzyıl Sosyalizmi"ni) gerçekleştirmek için, bir "araç" olarak kullanıyor.
Chavez, ülkesindeki popülaritesine güvenerek (geçen yılki seçimleri oyların yüzde 63'ünü alarak kazanmıştı) tasarladığı "anayasa reformları"nı, halkın onayına sunmak cesaretini gösterdi. Ama umutları kırıldı. Kıl payı ile de olsa bu serüvenden yenik çıktı...

İyi bir sınav


Bunun ilginç olan tarafı, genelde çabuk sinirlenen, ağzına geleni söylemekten çekinmeyen Chavez'in bu yenilgisini, inanılmaz bir soğukkanlılıkla karşılaması, muhalefeti kutlaması ve "bu olay Venezuela demokrasisinin olgunlaşmakta olduğunu gösterdi" demesidir.
Bu söz doğru. Venezuela'nın diğer birçok Latin Amerika ülkesine kıyasla, 50 yıldan beri iyi işleyen demokrasisi, gerçekten bu referandumla, iyi bir sınav verdi.
Aslında Chavez şimdi -aynı soğukkanlılığı ve olgunluğu sürdürebilirse- bu kadar popüler bir lider olduğunu sandığı bir dönemde, neden bu yenilgiye uğradığını araştırmak ve bir "vicdan muhasebesi" yapmak durumundadır.
Analistlerin yaptığı tespitler ona bu konuda yardımcı olabilir. Nedenlerden biri, referandumda onay istenen olağanüstü yetkilerin ve hakların, bir dikta rejimine götüreceği endişesidir... Diğer önemli bir neden, Chavez'in gerçekleştirdiği önemli ekonomik ve sosyal reformlara rağmen, halkın, günlük yaşamında ciddi sıkıntılar çekmesidir.
Evet, Chavez, sosyalist bir programla sağlık, eğitim gibi alanlarda ayrıca gelir dağılımında, yoksullara yardım programında olumlu işler başardı. Ama öte yandan enflasyon yükseliyor, temel gıda maddelerinde sıkıntı çekiliyor, bazı mallar karaborsaya düşüyor, yolsuzluklar artıyor...

Petrol şansı


Oysa Venezuela son zamanlarda petrol fiyatlarındaki artış sayesinde, bir hayli zenginleşti. Bu da Chavez'in şansı.
Dün Rusya'dan bahsederken, enerji fiyatlarındaki yükselişin Putin için bir şans olduğunu yazmıştık. Ama, Putin'in bu şansı iyi kullandığını da eklemiştik.
Chavez, henüz "petrol şansını" 7 milyondan ibaret olan vatandaşlarının yararına tam kullanamadı.
Tabii ona göre "21. yüzyılın sosyalizmi"ni kurmak ve "devrimi" tamamlamak için daha zamana ihtiyacı var. Bu nedenle görevini, süresinin dolacağı 2013 yılının ötesine de götürmek istiyor.
Halkın bir kısmı bu konuda tedirgin (yüzde 51), bir kısmı da çekingen (yüzde 40'tan fazlası sandık başına gitmedi)... Ama Chavez umutlu. "Mücadelemiz devam edecek" diyor. Onun lehinde gösteri yapanlar ise sokaklarda "Chavez no se va" diye bağırıyor. Yani Türkçesi "Chavez gitmeyecek"!..

Milliyet
Tarih Bülteni

0 Yorum yapılmış.

Yorum Gönder

*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.

 

Tarih Bilgi Ambarı Copyright 2007-2009