Hakan ALBAYRAK
Bağımsızlık isteyen Kosova Arnavutlarıyla Sırbistan arasındaki müzakereler çıkmaza girdi. Şimdi ne olacak? Galiba dananın kuyruğu kopacak. Arnavutlar tek taraflı bağımsızlık ilanına hazırlanırken, Sırbistan da 'misillemeye' hazırlanıyor.
* * *
Bağımsızlık isteyen Kosova Arnavutlarıyla Sırbistan arasındaki müzakereler çıkmaza girdi. Şimdi ne olacak? Galiba dananın kuyruğu kopacak. Arnavutlar tek taraflı bağımsızlık ilanına hazırlanırken, Sırbistan da 'misillemeye' hazırlanıyor.
* * *
Bosna-Hersek'teki etnik temizlik furyasının 'teorisyenleri' olan Belgrat Bilim ve Sanat Akademisi üyeleri bundan dokuz sene önce Sırbistan yönetimine şöyle bir tavsiyede bulunmuşlardı: 'Kosova'yı verelim, karşılığında Sırp Cumhuriyeti'ni alalım.'
Arnavut nüfusun hızla çoğaldığı ve Sırp nüfusun bu hıza yetişemediği tespitini yapan Sırp milliyetçisi akademisyenlere göre Kosova'nın elde tutulması uzun vadede Arnavutların bütün Sırbistan'ı ele geçirmesi sonucunu doğurabilir; bunun önüne geçmek için Kosova'dan vazgeçmek lazım; ancak Kosova'nın bedavaya gitmesi sözkonusu olamaz; Kosova'ya karşılık Sırp Cumhuriyeti ilhak edilmeli.
Malum; Sırbistan, 1992-95 yıllarında, Bosna-Hersek topraklarının yarıdan fazlasını kendi topraklarına katmak için korkunç bir etnik temizlik harekatı yürütmüştü. Harekâtın ilk aşaması, “Büyük Sırbistan”a ait olacağı öngörülen topraklar üzerinde yaşayan Boşnakları katliam ve sürgün yoluyla “temizlemek”ti. İkinci aşamada, bağımsız bir “Sırp Cumhuriyeti” ilan edildi. Bu “cumhuriyet” ilk fırsatta Sırbistan'a iltihak edecekti. Ancak, Aliya İzzetbegoviç liderliğindeki Boşnakların destansı direnişi Sırbistan'ın planını bozdu. 1995 sonlarında Dayton'da Bosna-Hersek Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç'le masaya oturmak zorunda kalan Sırbistan Cumhurbaşkanı Slobodan Miloşeviç, “Sırp Cumhuriyeti”nin Bosna-Hersek yönetimi altında kalmasını bağrına taş basarak kabul etti.
Dayton Barış Anlaşması imzalanalı 12 yıl oluyor, fakat Sırplar Bosna-Hersek bayrağı altında yaşamayı ve iktidarı Boşnaklarla paylaşmayı hâlâ içlerine sindiremediler. Bir punduna getirip “Sırp Cumhuriyeti”ni Sırbistan'a bağlama fikrinden kesinlikle vazgeçmiş değiller.
Ayrılık bayrağını çekmek için Kosova'nın bağımsızlık ilanını bekleyen Bosna-Hersek Sırpları, bu işin 'altyapısını' çoktan oluşturmaya başladılar. Bütün etnik grupların (Boşnaklar, Sırplar, Hırvatlar) ortak iradesi olmadan hareket edemeyen Bosna-Hersek devleti, Sırp tarafının boykot ve sabotajları yüzünden uzun süredir kilitlenmiş vaziyette. İktisadi sonuçları da olan (temel gıda maddelerinde korkunç zamlara yol açan) siyasi kriz, Kosova'daki gelişmelere paralel olarak gittikçe derinleşiyor. Öyle ki, savaş hazırlıklarından bile söz ediliyor. Tıpkı 1992-95 savaşını arefesinde olduğu gibi, sivillerin gizlice silahlandırıldığı ve milis gruplarının oluşturulduğu yönünde söylentiler yayılıyor. Sırp tarafının lideri Dodik de “Kosova bağımsızlık ilan ederse Sırp Cumhuriyeti Bosna-Hersek devletiyle ilişiğini keser” gibi açıklamalarla gerginliği iyice tırmandırıyor.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu ayın ortasında Kosova'nın durumunu görüşecek. Bu görüşmeden nasıl bir sonuç çıkarsa çıksın, Kosova'nın -ve dolayısıyla Bosna'nın- kargaşaya sürüklenmesi şiddetle muhtemel. BM Güvenlik Konseyi'nden “bağımsızlık yok” veya “Kosova bağımsız olacak, fakat bazı yerler Sırbistan'da kalacak” gibi bir karar çıkarsa, Arnavutlar isyan eder. Sırplar da herhangi bir bağımsızlık kararına karşı isyan etmek için tetikte bekliyorlar. Her halukârda savaş rüzgârları esebilir.
* * *
Evet, manzara bu. Türkiye bu manzaraya nasıl bakıyor? Nasıl bakmalı? Ne yapmalı? Önümüzdeki günlerde bunları da konuşacağız inşaallah.
Yeni Şafak
0 Yorum yapılmış.
Yorum Gönder
*Yorum yazma konusunda yardım almak için buraya tıklayınız.
*Yorum yaparken herhangi bir kişi veya kuruma hakaret unsurları içeren kelimeler kullanmayınız.